Memeler normal boyutların üzerinde olduklarında hem estetik hemde sağlık açısından olumsuz sonuçlar doğururlar. 100 yıldan fazla geçmişe sahip olan meme küçültme ameliyatlarında ilk olarak 1921 Thorek meme uç kısmını meme küçültmesi yaptıktan sonra transfer etmiştir. Memelerin büyük olması genetik olarak belirlenmiştir ancak hamilelik ve kilo alınması durumlarında da memelerde büyüme olmaktadır. Ergenlik döneminde de bazen görülebilmektedir buna da virjinal hipertrofi denilmektedir.
1-Vücut duruşunda bozulma sonucu baş ağrısı, sırt ağrısı, boyun ve omuzda ağrı olabilmektedir.
2-Sutyen kullanımına bağlı olarak omuzlarda cildin zedelenmesi ve deriye bası oluşturması görülmektedir.
3-Özellikle meme alt kıvrımlarında mantar veya diğer enfeksiyonlar gelişebilmektedir.
4-Ayrıca kişinin spor gibi aktiviteleri kısıtlanmakta ve sosyal sorunlar da ortaya çıkarabilmektedir.
5-Giyisi kullanımında da sıklıkla problemlerle karşılaşılmaktadır.
Çok aşırı büyük memelerde ters T şeklinde iz kalacak şekilde bir küçültme ameliyatı yapılabilirken, hafif ve orta derecedeki büyük memelerde sadece İ şeklinde iz kalacak biçimde ameliyat metodu kullanılır. Günümüzde ters T şeklinde iz bırakan yöntem daha fazla iz kalmasına neden olduğu için ileri derecede sarkma olan vakalarda kullanılır.
Normalde meme ucu ile göğüs kemiği üst çentiği arasındaki mesafe 19-21 cm’dir. Meme ucu ile meme alt kıvrımı arasındaki mesafe de 5-9 cm kadardır. Memelerde büyüme olduğunda bu mesafelerde artışlar olmaktadır. Meme boyutu ölçümlerinde göğüs kafesi ile meme çevresinden yapılan ölçümün farkı alınır.
Yetişkin bir kadının göğüsleri süt üreten, gözyaşı şeklinde bezlerdir. Göğüs kemiğinin veya göğüs kafesinin her iki yanında göğüs duvarının ön tarafına bağlarla bağlanır ve desteklenirler.
Büyük göğüs kası olan pektoralis major'a bitişiktirler. Her memede lob adı verilen 15 ila 20 bölüm vardır. Bunlar bir papatyanın taç yaprakları gibi düzenlenmiştir. Her lobda lobül adı verilen çok sayıda küçük yapı bulunur. Bunlar süt üretebilen düzinelerce küçük yapılardam oluşur. Loblar, lobüller ve in yapıların hepsi kanal adı verilen ince tüplerle birbirine bağlıdır.
Bu kanallar, areola adı verilen koyu renkli bir deri bölgesinin ortasındaki meme ucuna gider. lobüller ve kanallar arasındaki boşlukları yağ doldurur.
Memede kas yoktur, ancak kaslar her memenin altında uzanır ve kaburgaları kaplar.
Her memede ayrıca kan damarları ve lenf taşıyan damarlar bulunur. Lenf damarları, lenf düğümleri adı verilen fasulye şeklindeki küçük organlara gider. Bu lenf düğümleri kolun altında, köprücük kemiğinin üstünde ve göğüste kümeler halinde bulunur. Ayrıca vücudun diğer birçok yerinde de bulunurlar.
Ameliyat öncesi meme muayenesi yapılır. Memelerde sarkma derecesi belirlenir.
Sarkma derecesine ve kişinin beklentisine göre ameliyat planlanır ve çizimler yapılır.
Büyük memelerin ilaç yada benzeri yöntemlerle küçültülmesi mümkün değildir. Bunun için tek çözüm cerrahi müdahale ile memelerin mümkün olduğu kadar estetik görünüm de kazandırılarak küçültülmesidir.
Meme küçültülme işlemi düşünüldüğünde ve 35 yaşın üzerindeki kişilerde meme grafisi (mammogram) yapılmalıdır. Eğer ailesinde meme kanseri hikayesi var ise bu kişilere 30 yaşından sonra meme grafisi çekilmelidir.
Bu kişiler ameliyattan sonra 6-12 ay sonra yeniden meme grafisi çektirilerek ilerideki olabilecek değişiklikleri görebilmek için bu grafiler saklanmalıdır.
Bilgilendirme:
Yasal olarak hastaların orijinal resimleri kullanılamadığından çizimler kullanılmıştır.
Cerrahi yöntemler vakadan vakaya büyük ölçüde değişebilir. Özellikle, kesiler büyük ölçüde kişisel beklentilere ve vücut yapısına bağlıdır.
Normalde iki kesi kullanılır: kesi areola etrafında ve alt kenarından alt meme kıvrımına kadar uzanır. Bazı durumlarda, doğal göğüs kıvrımı boyunca başka bir kesi yapılması gerekir. Meme küçültme durumunda, fazla doku çıkarıldıktan sonra, kalan meme bezi yeniden şekillendirilir, yukarı doğru kaydırılır
Meme yeniden şekillendirilirrken, sinirler ve kan damarları ile birlikte meme başı da yeni konumuna taşınacaktır. Sadece sıkılaştırılan küçük bir meme ile, memenin büyütülmesi ve daha iyi şekillendirilmesi için aynı zamanda bir meme implantı kullanılabilir. Silikon kullanımın avantaj ve dezavantajlarına göre karar verilir. , Cerrahi ipliklerle kesiler kapatılır ve sıkı oturan bir bandaj oluşturulur. Drenler kan ve doku sıvısının dışarı akışını sağlar. İşlemin kapsamına bağlı olarak iki buçuk ila dört saat sürer.
Alerjileriniz (ilaçlara veya bakım ürünlerine) veya başka hastalıklarınız varsa, bizi her durumda bilgilendirmelisiniz. Belirgin morluklarınız varsa veya küçük yaralanmalardan sonra sürekli kanamanız varsa, ameliyattan sadece birkaç hafta önce uygun bir muayene ile pıhtılaşma bozukluğu ekarte edilmelidir. Kilo vermeyi veya hamile kalmayı planlıyorsanız da cerrahınıza söylemelisiniz. Her iki durumda da meme şekli önemli ölçüde değişebilir ve ameliyat sonucunu etkileyebilir. Ameliyat risklerini azaltmak için bu konularadikket edilmelidir.
Her ameliyatta olduğu gibi, yara iyileşme bozuklukları çirkin yara izlerine, kalıcı gerginliğe, ağrı ve morarmaya ve enfeksiyona yol açabilir.
Ameliyat sonrası iyileşme sürecine bağlı olarak, etkilenen cilt ve doku bölgelerindeki değişiklikler memenin şeklinde küçük farklılıklara yol açabilir. Bu tür değişiklikler başka bir küçük müdahale ile düzeltilebilir.
Özellikle her bir taraf için 500 gramdan fazla olan büyük küçültme ağırlıklarında, meme ucunda bir his kaybı göz ardı edilmez.
Çok nadir durumlarda dolaşım bozuklukları dokunun (meme uçları bölgesinde bile) deformasyona neden olabilir. Bu durumda, etkilenen dokunun yeni bir müdahale ile vücudun kendi derisi ile değiştirilmesi gerekecektir.
İlk birkaç hafta boyunca kolları çok dikkatli hareket ettirmeli, hızlı germe ve esnemelerden kaçınmalısınız.
İyileşmeyi bozmamak için yüzüstü değil sırtüstü yatmanız da önemlidir.
Siz ve tabii ki cinsel partneriniz, önümüzdeki iki ay boyunca göğüslerinize karşı son derece dikkatli olmalı ve aşırı kullanımdan kaçınmalısınız.
Bu aynı zamanda spor aktiviteleri ve ev işleri (örneğin ütü, pencere temizliği) için de geçerlidir.
Hastanede kalış süresi 1 gündür. Daha sonra 2-3 gün aralıklarla pansumanlar yapılır
-Ortalama 10 günde dikişler alınır
-4-6 hafta süreyle sporcu sutyeni kullanılması önerilir
-4-6 hafta spor gibi vücudu zorlayıcı hareketlerden kaçınılmalıdır
-4-6 ay süreyle kullanılmak üzere ameliyat izlerini azaltıcı tedavi önerilir