Deri vücudun en büyük organıdır. Canlı ve dış çevresi arasında koruyucu bariyerdir, mikroorganizmaların veya destrüktif kimyasal maddelerin vücuda girmesini engeler, ultraviyole radyasyonu absorbe ve bloke eder ve sıvı kaybını önler. Vücut ısısının düzenlenmesinde önemlidir. Tüm organlarda olduğu gibi zamanla deri de değişikliklere uğrar ve bazı özelliklerini kaybetmeye başlar.
Deri bakımı ile derideki gevşemeyi azaltıp sıkılaştırmak mümkün değildir. Ayrıca mimik hareketleri ile oluşan kırışıklıklarında engellenmesi de mümkün değildir.
Cilt bakımından önce kişinin deri özellikleri belirlenmeli ve kişiye özel bakım yapılmalıdır. Geniş kapsamlı bir cilt bakım programı ile istenilen amaçlara ulaşılmaya çalışılır.
Alpha hydroxy acidler, retin-A, lekeleri azaltıcı ajanlar, güneş koruyucular , ve nemlendiriciler kullanılmaktadır. Bunların uygulanma şekilleri ve sıklıkları kişiye göre bazı değişiklikler gösterecektir.
Deri tipleri ve güneşe hassasiyetine göre gruplara ayrılmaktadır. Derinin hangi tipte bulunduğunun bilinmesi tedavi ve bakım açısından önemli olmaktadır.
Lazer epilasyon uygulanmadan önce cilt tipinin değerlendirilmesi önemlidir. Aşağıdaki tabloda cilt tipi sınıflaması görülmektedir.Fitzpatrick sınıflaması güneşe maruz kalmada cildin vereceği reaksiyona gore yapılmaktadır.
Cilt Tipinizi biliyor mu sunuz?
Fitzpatrick Cilt Tipi Sınıflaması
Tip 1
Mavi gözlü, açık tenli, sarışın ve çilli, Çok hassas, Daima yanar kolay kolay bronzlaşmaz
Tip 2
Mavi yeşil gözlü, açık tenli, Çok hassas, Genellikle yanar, zor bronzlaşır
Tip 3
Asya tipi, sarı buğday renk, Hassas, Orta derecede yanar ve bronzlaşır
Tip 4
Akdeniz, Asya, İspanyol tip, Orta derecede hassas, Nadiren yanar daima bronzlaşır
Tip 5
Ortadoğu, Latin, Hint, Çok az hassas, Nadiren yanar, kolay bronzlaşır
Tip 6
Siyah ırk, En az hassas olan, Hiç yanmaz ve kolay bronzlaşır
Her ne kadar ilk peeling (derinin en üst tabakasının soyulması) uygulamalarına ait her hangi bir kayıt bulunmasa da tarih öncesi dönemlerde insanların bazı bitkileri derinin yaşlanmasının tedavisinde kullandıkları düşünülmektedir.
Hekimlerin kozmetik amaçlı girişimleri Ebers Papiruslarında (M.Ö. 1560) kırışıklıkların düzeltilmesi, saç ve kaşların boyanması şeklinde tanımlanmıştır. Sülfür, hardal, kireç taşı deriye direkt uygulanarak cildin yüzeyel tabakası soyulmaya çalışılmıştır.Yüzyılın başlarında yüzün gençleştirme çalışmaları yeniden canlılık göstermeye başlamış 1903’lerde fenolle yüzdeki sivilce izleri ortadan kaldırılmaya başlanmıştır. 1905’de yine mekanik olarak zımparalar kullanılarak sivilce izleri ve lekeler tedavi edilmeye çalışılmıştır. Ancak bu çabalar çok fazla değerli bulunmamış olacak ki II. Dünya Savaşı sonuna kadar bu konuda fazla çalışma yapılmamıştır.
1950’lerde derinin yüzeyel tabakasının soyulmasının önemi anlaşılmaya ve modern teknikler geliştirilmeye başlanmıştır. Benzer şekilde kimyasal yöntemlerle de yüz soyma uygulamaları 1950’lerde üzerinde çok durulan konulardan olmuştur. Günümüzde de lazer de dahil olmak üzere peeling ajanları iyi tanımlanmış ve etkileri iyi bilinmektedir.
Zamanla ciltte değişiklikler olur kollajen
gibi destek dokuları azalır ve istenmeyen lekelenmeler ortaya çıkar.
Yüzeyel peeling ile derinin en üst tabakası uzaklaştırılır, böylece ince kırışıklıklar ortadan kaldırılmış olur. Deri gözenekleri de belirsiz ve deri daha pürüzsüz hale gelir. Yüzeyel peeling ile ince kırışıklıklar ortadan kaldırılırken alın, gözün dış kısmındaki kaz ayağı bölgesindeki ve kaşların arasındaki kırışıklıklar ortadan kaldırılamaz.
Yüzeyel peeling uygulandığında derinin en üst tabakası bir kaç gün içerisinde dökülür. Bu nedenle hafta sonu uygulanırsa hafta başında normal günlük aktivitelere dönülebilir. Yüzeyel peelingden en iyi sonucu almak için 5-6 ay süresince her ay peeling yapılması uygundur.
Yüzeyel peeling için
1-glikolic asid,
2-resorsinol,
3-salisilik asid gibi maddeler kullanılmaktadır. Bu maddelerin değişik ticari adları vardır.
Derin peeling denildiğinde genellikle fenol (phenol) peeling anlaşılmaktadır. Fenol ile yapılan soyma işleminden sonra kırışıklıklarda oldukça fazla düzelme elde edilmektedir. Sonuçları lazer ve dermabrazyondan daha iyidir. Bir defa uygulandığında yıllarca etkisi devam eder. Fenol peelingden önce her hangi bir ön hazırlığa gerek yoktur. Fenol peeling ile sivilce izleri ve hemen hemen tüm koyu lekeleri ortadan kaldırabilir.
Tüm bu faydalarına rağmen kalıcı bir açık renk oluşabilir. Bu durum bazen peeling yapılan ve yapılmayan yerlerin belirgin olarak görülmesine neden olmaktadır. Bu dezavantajı nedeniyle fenol peeling açık tenlilerde tercih edilir. Ayrıca peeling yapılan bölgelerin bronzlaşması yetersiz olmaktadır. Fenol peeling genel yada lokal anestezi altında, hastane yada ofis şartlarında yapılabilmektedir. Hastanede kalmaya gerek yoktur ve uygulamadan sonra değişik derecede ağrı ve rahatsızlık duyulur, bunun için ağrı kesiciler kullanılır. 7-10 süren şişlikler oluşur. İyileşmeden sonra ortalama 3 ay kadar süren bir kızarıklık olmaktadır. Diğer peeling uygulamalarında olduğu gibi güneş koruyucu faktörler kullanılmalıdır. Sonuç olarak açık tenlilerde oldukça etkili bir yöntemdir.
(Trichloro acetic acid (TCA), Glycolic acid, Salicylic acid Peeling)
Medium kimyasal peeling cildin pürüzsüzleştirilmesinde ve canlılığının sağlanmasında oldukça etkilidir. İnce kırışıklıkları ortadan kaldırdığı gibi bazı cilt lekelerinin de tedavisinde etkili olur. Ancak akne skarlarının (sivilce izlerinin) ve derin kırışıklıkların tedavisinde etkili değildir.
Medium peeling ile ince kırışıklıklar ortadan kaldırılır, derideki pürüzler ortadan kaldırıldığı gibi ciltte kısmen sıkılaşma da sağlanır. Ayrıca yaşlılığa bağlı lekelerinde ortadan kaldırılması mümkündür.
En iyi sonucu almak için 4-6 ayda bir tekrarlanmalıdır. Diğer bir avantajı derin peelingin koyu tenlilerde leke bırakma ihtimaline karşı medium peeling de bu istenmeyen etki görülmez. Ancak peeling yapılmadan önce cilt bakımı gerekir. Her 2-3 ay da bir peeling tekrarlanır. Alınan olumlu sonuçların devamını sağlamak için cilt bakımına özen gösterilmelidir.
Peeling yapılmadan önce 1-1,5 ay süreyle glikolik asid, retin-A gibi ajanlar kullanılır. Retin-A derinin yüzeyel tabakasının uzaklaştırarak peeling için kullanılan maddelerin daha derine etki etmelerini sağlar.
Medium peeling ofis şartları altında 30-45 dk. içerisinde uygulanabilir. Uygulamadan önce ağrı kesici yada sakinleştiriciler verilir. Uygulama esnasında hafif bir yanma hissedilir. Yanma hissi 5-10 dk. devam eder.
İşlem tamamlandıktan sonra yüz bölgesine pomad sürülerek iyileşmesi hızlandırılır. Uygulama bittikten sonra her hangi bir rahatsızlık hissi duyulmaz. Yüz her gün 1-2 defa yıkandıktan sonra yine pomad sürülür. İlk gün yüzde kızarıklık görülür daha sonra kızarıklık kaybolup koyu bir renk alır, bir kaç gün içerisinde bu oluşan ince tabaka soyulup dökülmeye başlar.
Bu olay yaklaşık 1 hafta içerisinde tamamlanır. 1 hafta sonra normal günlük aktivite yada işe dönülür.
Medium peeling etkisi 6 ay- 2 yıl arasında değişir. Peeling sonrası düzenli cilt bakımı yapıldığında bu sürenin uzamasını sağlamak mümkündür.
Cilt bakımına yardımcı bir yöntemdir. Tüm kimyasal peeling yöntemlerinin en hafif etkili olanıdır. Yüzdeki pürüzleri azaltır, cildi yumuşatır, gözenekleri küçültür, lekeleri azaltır. İnce kırışıklıklara çok az etkilidir.
Bu işlemde % 20-50 glikolik asid kullanılır. Uygulama esnasında geçici bir yanma ve batma hissedilir. Soğuk tatbik edilerek bu şikayetler azaltılır. Daha sonra nemlendirici kremler kullanılır.
Yüzde 1-2 gün kadar devam eden bir kızarıklık olabilir. Yüzeyel deri kabakası dökülmeye başlar ancak bu dökülme diğer peeling yöntemlerindeki gibi belirgin değildir. Mikropeeling her 2-3 ayda bir tekrarlanır. 4-6 peeling uygulamasından sonra düzenli olarak cilt bakımına devam edilmesi gerekir.
Mikropigmentasyon yöntemiyle kalıcı makyaj yapılması mümkündür. Bu bir çeşit dövme (tattoo) uygulamasıdır. Düzgün bir şekilde uygulandığında doğal ve çekici bir görünüm elde edilebilir. Bayanlarda makyaj yapma işleminde bir kolaylık sağlarsa da kalıcı olduğunun akılda tutulması gerekir. Bu nedenle deneyimli kişiler tarafından uygulanmalıdır. Ofis şartlarında uygulanır. Dövme yapımında kullanılan kalemlerle istenilen renkler deri içerisine yerleştirilir. Uygulamanın ağrısız olması için lokal anestezi yapılır. Tüm dövmeler başlangıçta parlak veya koyu renkli iken zamanla istenilen renk tonlarına gelirler. Bazen dövme yapılan yerde kabuklanma olabilir ancak bir kaç gün içerisinde kendiliğinden düzelir.
Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta deneyimli kişiler tarafından yapılması gerektiğidir. Diğer bir nokta ise steril aletlerin kullanılmasıdır. Steril olmayan aletler kullanıldığında hastalık bulaşması söz konusu olabilir. Düzgün olarak yapılmadığında dövmeyi çıkarmak için lazer ve benzeri yöntemlerin kullanılması durumunda kıl kökleri zarar görebilir.