
Meme estetiği
I-Meme büyültme
II-Meme küçültme
III-Meme dikleştirme (askılama)
IV-Silikonlar
I-Meme büyültme (breast augmentation)
Meme gelişiminde ergenlik öncesi erkek ve kız çocuklarında memeler arasında fark yoktur. Bu dönemde kadın cinsiyet özelliklerinin gelişimini sağlayan estrojen ve progesteron hormonu meme gelişimini de etkiler. Kız çocuklarında memeler 3-4 yıl boyunca bu etki altında gelişmeye devam ederler. Meme gelişimi tamamlandığında artık süt yapımı ve doğurganlık özellikleri kazanılmış olacaktır.
Memeler boyut olarak gelişmelerine devam ederler ve 18-23 yaşları arasında erişkin boyutlarına ulaşırlar. Yine hormonların etkisi ile memelerde değişiklikler görülebilir. Bu gelişim doğal olabileceği gibi dışarıdan hormon verilmesi ile de olabilir. Memelerin bu şekilde gelişimi her zaman normal bir seyir izlemez bazı kişilerde olması gerekenden daha küçük boyutlarda kalabilir.
Memelerin büyük olması her kadın tarafından tercih edilen bir durum olmamakla birlikte cinsel karakterin yansıtılmasında memelerin büyüklükleri rol oynamaktadır. Matematiksel olarak B ve C bedenler normal sınırlar olarak kabul edilmekle birlikte kişilerin tercihi de önemlidir.
Karşı cinsin meme boyutlarına bakışı da farklılıklar göstermektedir. Magazin dergilerinde sürekli farklı yansıtmalar yapılsa de erkeklerin tercihlerinde fazla bir değişiklik olmamaktadır. Bazı çalışmalarda erkeklerin ancak % 25 inin büyük memeleri tercih ettikleri rapor edilmiştir. % 25 küçük memeleri % 50 si de normal boyutları tercih etmişlerdir. Ancak bu konuda kadınların kendi tercihleri daha önemlidir.
Memeler normal boyutların altında olduğunda fonksiyonel olarak yetersiz kalabilmekte bunun da ötesinde kişinin psikolojisini olumsuz etkilemektedir. Meme boyutları küçük olan bazı kadınlarda vücut imaj algıları yetersiz kalmakta, kendilerini tam bir kadın olarak görememektedirler ve bu ikili ilişkilerini de olumsuz etkileyebilmektedir.
Memelerin küçük olmasına tıpta mikromasti (küçük meme) denilmektedir. Kadınlarda nadir görülen bir durum da değildir. Bir çok ilaç tedavileri yada bitkisel ürünler önerilmiş olsa da bilimsel olarak kabul edilmiş bir ilaçla tedavi yöntemi yoktur.
Meme büyültme tarihi
İlk meme büyütme ameliyatları 1900 lü yıllarda başlamıştır. Ancak bu yıllarda paraffin kullanılmış ve bu parafınler vücut tarafından kabul edilmemişlerdir. 1950 lerde Ivalon süngerleri kullanılmış ancak bir süre sonar bunlarda aşırı sertleşme tespit edilmiştir.
Silikon kullanılarak meme büyütme ise 1960’larda başlamıştır. 1960’lardan sonra meme implantları gelişerek günümüzde kullanılan modern implantlara ulaşılmıştır. 1960’lara kadar tüm implantlar meme dokusu altına konulurken bu dönemden sonra göğüs kası altına yerleştirilmeye başlanmıştır.
Meme büyütmede silikon implant meme bezi altına yada göğüs kasının altına konulabilmektedir. Her iki durumunda kendisine göre avantajı ve dezavantajları vardır. Ancak genellikle kas altına konulması daha çok tercih edilen bir durumdur. Meme büyütme işleminde silikon göğüs kası altına konulmasının bazı avantajları vardır.
Bunlar;
1-Kas tüm silikonun üzerini örtmektedir ve meme bezi ile silikonun teması çok azdır
2-Kas tarafından örtüldüğü için silikonların dışarıdan hissedilmeleri daha zordur
3-Meme grafisi çekilmesinde herhangi bir sorun olmaz
4-Silikon etrafında oluşan kılıfa bağlı sertlik gelişme ihtimali daha azdır.
5-Kas altında olduğundan memelerde sarkma ihtimali daha az olmaktadır.
Meme büyütme işlemi esnasında asimetri var ise bunun düzeltilmesine yönelik hacim ayarlaması da yapılabilir. Aynı zamanda gerekli görülüyor ise memede sarkmalarda düzeltilir.
Ameliyat öncesi ve Ameliyat sonrası muhtemel komplikasyonlar
- Enfeksiyon 1000 hastada 1 oranında görülür.
- Kanama 200 hastada 1-2 oranında görülür
- İmplantın imalat hatasına bağlı serum yada jel içeriğinin dışarı çıkması nadir görülür.
- Modern implant kullanımı ile bu risk en aza düşer
- Kapsül kontraksiyonu: Silikon etrafında normalde kapsül dokusu oluşarak silikonu tamamen kapatır. Genellikle herhangi bir soruna neden olmaz ancak 100 hastanın 3-5 inde bu kapsül kalınlaşarak silikonu sıkmaya başlar. Bu da ağrıya neden olur. İleri derecede rahatsız edici olduğunda kapsül dokusu çıkartılma yoluna gidilir.
- İmplantın kendi üzerine katlanması nadir görülen bir durumdur.
Ameliyat sonrası;
- Ameliyattan sonra 1 gün hastanede kalınır.
- Eğer dren konulmuş ise dren çıkartılır. Dren kullanılmaması kapsül kontraksiyonu riskini artırabilir.
- Pansuman yapılarak hasta evine gönderilir
- Ameliyattan sonra 3. günde yeniden pansuman yapılır
- Göğüse uygulanan destekleyici bandajlar ortalama 2 hafta tutulur
- Bu sürede kolları zorlayıcı hareketler ve spor önerilmez ancak hastalar 3-4 gün sonra günlük iş yada normal aktivitelerine başlayabilirler
- 4-6 hafta sonra spor yapılmaya başlanabilir
Ameliyat genel anestezi altında ameliyat yapılır
- Ameliyatta periareolar (memenin kahverengi bölgesinin kenarlarında yarım ay şeklinde 2-3 cm uzunluğunda) kesi ile silikon yerleştirilir
- Silikon göğüs kasının altına yerleştirilir
- Ameliyat süresi ortalama 1,5 saat kadardır
- Her iki meme sargı ile kapatılarak ameliyat tamamlanır
- Ameliyat öncesi kan testleri yapılır
- Gebelik durumunun olmaması gerekir
35 yaşın üzerindeki kişilerde meme grafisi (mamografi) çektirilir. İstenilen hacimlerde silikon implant seçimi yapılır.
Silikon jel yada serum içeren implantlardan biri seçilir.
Bilgilendirme: Hasta resimleri kullanımı legal olmadığından çizimler kullanılmıştır.
Dual plane meme büyültme
Estetik cerrahide silikon ile meme büyültme değişik tekniklerle yapılmaktadır.
Dual plane meme büyültme yöntemi silikonun kısmen göğüs kası altında kısmende meme bezi altında olması yada göğüs kasının tutunduğu yerden tamamen ayrılarak silikonun yerleştirilmesi yada meme bezi göğüs kası ilişkisinin değiştirilerek silikonun yerleştirilmesi şeklinde yapılabilen bir uygulamadır.
Bu estetik uygulamada iki kavram olan kas ile silikon ilişkisinin belirlenmesinde önemlidir. Birincisi meme altı kıvrımında ve içte ön ğöğüs kemiği bölgesinde kasın tutunma yerleri, ikincisi ise meme bezi ile ğöğüs kasının birbirine göre ilişkileridir.
Ğöğüs kasının yeniden silikona göre ilişkisini değiştirmek için meme altı kıvrımında göğüs kasının tutunduğu yerlerden ayrılmaları gerekir. Bu durumda kas meme bezinin yada ğöğüs kemiğinin izin verdiği ölçüde yukarı doğru çekilecektir. Dual plane meme büyütmede göğüs kasının pozisyonu ya sadece meme altı kıvrım bölgesinde göğüs kasını serbestleştirerek yada ğöğüs kası ile meme bezi arasındaki bağlantıları serbestleştirerek yapılır. Bu iki manevra değişik durumlarda, ameliyat şekline, meme tipine, meme ile silikon dinamiklerine göre farklı şekillerde tercih edilir.
Göğüs bölgesinde yeterli yumuşak doku var mı?
Bu bölgede yeterli yumuşak doku olması önemlidir. Meme üst kısmında yumuşak doku kalınlığı ölçülür. Eğer bu bölgede 2 cm yada daha kalın ise meme bezi altında bir lokalizasyona yeterince doldurulmuş, anatomik bir silikon konulabilir.
Yumuşak doku kalınlığı aynı şekilde meme altı kıvrım bölgesinde de ölçülür. Eğer bu bölgede 0,4 cm den ince ise bu bölgede göğüs kası serbestleştirilmez ve yeterince doku örtüsü sağlanmış olur.
Eğer kişi meme üst kısmında dolgunluk yapacak şekilde bir büyütme istiyor ise fazla şişirilen yuvarlak bir silikon yada daha büyük boyutlarda anatomik implant tercih edilir.
Ameliyattan önce bilinmesi gerekenler
Eğer ameliyattan önce parmaklarınızla meme altı kıvrım bölgesine dokunduğunuzda kaburgalarınızı kolayca hissediyorsanız konulacak silikonu da altta yada yanda hissedebilirsiniz. İnce ve çok zayıf bir yapınız var ise silikonu dışarıdan hissetme olasılığı artacaktır. Büyük silikon konulduğunda zamanla meme görünümü değişebilir ve sarkmalara neden olabilir. Silikon içeriğine bağlı olmaksızın meme normalden daha sert olabilir.
Dual plane silikon uygulamasının avantajları
- Meme şeklinin korunması daha kolaydır
- İyileşme süreci daha hızlıdır
- Meme grafisi çekilmesi daha kolaydır
- Kapsül gelişim ihtimali daha düşüktür
- Silikonu hissetme ihtimali daha azdır
- Silikonun yanlara doğru yer değiştirme ihtimali daha azdır
- Ameliyat sonrası daha az hassasiyet ve hızlı iyileşme
- Göğüs kasının çekmesinin engellenmesine bağlı olarak silikonda katlantı ihtimalinin azalması
Meme tipine göre ameliyat tekniğinin seçilmesi
A-Tip 1 dual plane uygulanan durumlar
- Memede herhangi bir sarkma yok
- Meme ile ğöğüs kası sıkı sıkıya birine bağlı
- Meme ucu alt meme kıvrımı arası 4-6 cm
Tip 1 dual plane silikon uygulamasının amacı kas ile meme bezi arasındaki ilişkinin korunması, mümkün olduğunca fazla kas dokusu ile silikonun üzerinin örtülmesi ve meme altı kıvrımın belirginliğinin korunması
B-Tip 2 dual plane tekniği uygulanan durumlar
- Meme dokusunun çoğu meme alt kıvrımının üzerinde
- Meme bezi ile göğüs kası arasında daha zayıf ilişki olması
- Meme ucu alt meme kıvrımı arası mesafe 5,6-6,5 cm arasında
Bu tip uygulamanın amacı göğüs kası ile meme bezinin daha yukarıda yerleşmesinin sağlanması, gevşek bir şekilde ğöğüs kasına tutunan meme bezinin hareketliliğinin azaltılmasıdır.
C-Tip 3 dual plane tekniği uygulanan durumlar
Bu tip uygulama memede sarkma olan ve meme alt kısmı dar olan durumlarda uygulanır.
- Memelerde sarkma vardır
- Meme dokusu ile kas arasındaki bağlantılar çok gevşektir
- Meme ucu ile meme kıvrımı altı mesafe 7-8 cm kadardır
- Memenin alt bölgesinde darlık vardır.
Bu tip uygulamanın amacı meme alt kısmında kas dokusunu mümkün olduğu kadar serbestleştirmek, meme dokusu ile ğöğüs kası arasındaki ilişkiyi artırmak, meme dokusunun sarkmalarını ortadan kaldırmaktır.
Meme Büyültmede Yağ Enjeksiyonuna DİKKAT
Amerikan Plastik Rekonstrüktif Cerrahi ve Amerikan Estetik Cerrahi dernekleri meme büyültmek için yağ enjeksiyonunun yapılmasının günümüzde pek uygun bir yöntem olmadığını bildirdi. Estetik cerrahi ile meme büyültme için yapılan yağ enjeksiyonunun meme kanserinin tespitinde karışıklığa neden olacağı ifade edildi. Klasik olarak vücudun başka yerinden alınan yağ dokusu yüz bölgesinde ve ellerde daha genç görünümü sağlamak için kullanılmaktadır. Ancak estetik cerrahide meme büyültme amaçlı kullanımı kanser gelişimiyle karışıklığa neden olmaktadır. Meme dokusuna yağ injekte edilme talebinin artmasının söz konusu olduğu ancak silikon kullanımından daha güvenli ve etkili olmadığı belirtildi. Uzun dönemde yağ injekte edilen memelerde kitleler oluşumu ve yağ dokusunda kalsiyumun birikmesi sonucu kanser ile karışmaya neden olmaktadır. Bu karışıklık elle muayenede, ultrasonugrafide, MR da ve mamografide devam etmektedir. Ayrıca injekte edilen yağ dokusu zamanla vücut tarafından da emilmektedir. Amerikan Plastik Cerrahları derneği başkanı Roxanne Guy, yeterli klinik çalışma olmadan meme büyütmede yağ enjeksiyonu önermediklerini ifade etti.
Kaynak 27 Şubat 2007 Amerikan Plastik Cerrahları Derneği
II-Meme küçültme (breast reduction)
Memeler normal boyutların üzerinde olduklarında hem estetik hemde sağlık açısından olumsuz sonuçlar doğururlar. 100 yıldan fazla geçmişe sahip olan meme küçültme ameliyatlarında ilk olarak 1921 Thorek meme uç kısmını meme küçültmesi yaptıktan sonra transfer etmiştir. Memelerin büyük olması genetik olarak belirlenmiştir ancak hamilelik ve kilo alınması durumlarında da memelerde büyüme olmaktadır. Ergenlik döneminde de bazen görülebilmektedir buna da virjinal hipertrofi denilmektedir.
- Vücut duruşunda bozulma sonucu baş ağrısı, sırt ağrısı, boyun ve omuzda ağrı olabilmektedir.
- Sutyen kullanımına bağlı olarak omuzlarda cildin zedelenmesi ve deriye bası oluşturması görülmektedir.
- Özellikle meme alt kıvrımlarında mantar veya diğer enfeksiyonlar gelişebilmektedir.
- Ayrıca kişinin spor gibi aktiviteleri kısıtlanmakta ve sosyal sorunlar da ortaya çıkarabilmektedir.
- Giyisi kullanımında da sıklıkla problemlerle karşılaşılmaktadır.
Meme küçültülmesinde bir çok yöntem tanımlanmıştır.
Çok aşırı büyük memelerde ters T şeklinde iz kalacak şekilde bir küçültme ameliyatı yapılabilirken, hafif ve orta derecedeki büyük memelerde sadece İ şeklinde iz kalacak biçimde ameliyat metodu kullanılır. Günümüzde ters T şeklinde iz bırakan yöntem daha fazla iz kalmasına neden olduğu için terkedilme eğilimindedir.

Normalde meme ucu ile göğüs kemiği üst çentiği arasındaki mesafe 19-21 cm’dir. Meme ucu ile meme alt kıvrımı arasındaki mesafe de 5-9 cm kadardır. Memelerde büyüme olduğunda bu mesafelerde artışlar olmaktadır.
Meme estetiği ameliyatlarında;
- Hastanede kalış süresi 1 gündür. Daha sonra 2-3 gün aralıklarla pansumanlar yapılır
- Ortalama 10 günde dikişler alınır
- 4-6 hafta süreyle sporcu sutyeni kullanılması önerilir
- 4-6 hafta spor gibi vücudu zorlayıcı hareketlerden kaçınılmalıdır
- 4-6 ay süreyle kullanılmak üzere ameliyat izlerini azaltıcı tedavi önerilir
- Ameliyat genel anestezi altında yapılır
- Ortalama 2,5-3 saat kadar sürmektedir.
Sadece İ şeklinde iz bırakan Vertical Teknik denilen yöntem kullanılır. Bu teknikte özellikle açık tenli ve sarışın kişilerde belirgin bir ameliyat izi kalmaz.
Pansuman ve sargı yapılarak ameliyat tamamlanır.
Ameliyata engel herhangi bir sağlık sorunu olmamalıdır
Kan tahlilleri ve kanama pıhtılaşma zamanı ölçümleri yapılır
Gerekli görüldüğünde daha ileri tahliller yapılır
Ameliyat öncesi
- Ameliyat öncesi çizimler yapılarak ameliyat planı belirlenir ve fotograf kayıtları alınır
- Ameliyat öncesi dönemde en az 10 gün öncesinden aspirin ve benzeri ilaç kullanılmamalıdır.
- Ayrıca bitkisel ürünler ve çaylar da en az 7 gün öncesinden içilmemelidir.
- 2 hafta öncesinden sigara kullanılmaması uygun olacaktır.
Büyük memelerin ilaç yada benzeri yöntemlerle küçültülmesi mümkün değildir. Bunun için tek çözüm cerrahi müdahale ile memelerin mümkün olduğu kadar estetik görünüm de kazandırılarak küçültülmesidir.
Meme küçültülme işlemi düşünüldüğünde ve 35 yaşın üzerindeki kişilerde meme grafisi (mammogram) yapılmalıdır. Eğer ailesinde meme kanseri hikayesi var ise bu kişilere 30 yaşından sonra meme grafisi çekilmelidir.
Bu kişiler ameliyattan sonra 6-12 ay sonra yeniden meme grafisi çektirilerek ilerideki olabilecek değişiklikleri görebilmek için bu grafiler saklanmalıdır.
Bilgilendirme:
Yasal olarak hastaların orijinal resimleri kullanılamadığından çizimler kullanılmıştır.

III-Meme dikleştirme (breast lifting)
Mastopeksi denilen yöntem sarkmış olan memelerin askılanması yada dikleştirilmesidir. Mümkün olduğunca az ameliyat izi ile memeler dikleştirilmeye çalışılır.
Bu ameliyat çok eskilere kadar gitmesine karşın 1920’lerden bu yana pek çok teknik tanımlanmıştır. 1981 de Marlex file yöntemi ile meme askılanmaya çalışılmış, 1990’larda meme ucu etrafındaki koyu renkli kısım torba ağzı (purse string) gibi büzülerek askılama yapılmıştır. 1970’lerde ise vertical skar denilen sadece “ İ” şeklinde iz kalmasına neden olan ameliyat metodu geliştirilmiştir.
Memelerde sarkma nedenleri
Gençlerde derinin daha ince yapısından dolayı ve yer çekimi etkisine bağlı olarak sarkma görülürken, orta yaşlarda hamilelik sonucu mememin büyümesi ve sonrasında küçülerek sarkma yapmasına bağlıdır. Menapozdan sonra ise derinin elastikiyetini yitirmesi ve kilo almaya bağlı olarak ortaya çıkar.
Klinik olarak meme sarkmaları guruplara ayrılırlar.

1.Gurup (hafif sarkma):
Meme ucu alt meme kıvrımının hemen altındadır ancak memenin alt kısmının üzerindedir
2.Gurup (orta derecede sarkma):
Meme ucu daha fazla aşağıda yerleşim gösterir ancak hala alt memenin alt kısmının altına tamamen inmemiştir
3.Gurup (ileri derecede sarkma):
Meme ucu alt meme kıvrım hattını tamamen aşmıştır ve meme ucu alt kısmında meme dokusu yoktur
4.Yalancı sarkma (pseudoptosis):
Genellikle hamilelikten sonra ortaya çıkan meme alt kısmında görülen sarkmadır. Meme ucu alt meme kıvrım hattında yada bu hattın üzerindedir.
Memelerde sarkma direkt olarak sağlık sorunu olmasa da kişinin psikolojisini olumsuz etkileyebilmektedir. Tüm meme sarkmaları için ameliyat yapılabilmekle birlikte ilerde hamilelik ve emzirme düşünenlerde daha ayrıntılı bir değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Ameliyat öncesi
- Anestezi almayı engelleyecek herhangi bir sağlık sorunu olmamalıdır
- Kanama ve pıhtılaşma testleri ile genel sağlık kontrolü yapılır
- Mamografi: 35 yaş ve üzerindeki kişilerde mamografi yapılır.

Ameliyat
Ameliyatın amacı en az iz ile en iyi estetik sonucu almaktır
Memede sarkmanın derecesine göre kullanılan yöntemler farklılık gösterebilir
Hafif sarkma: Memede çok az sarkma var ise bu silikon implant konularak düzeltilebilir ve gerekirse periareolar deriden bir miktar çıkarılabilir
Orta derecede sarkma: Genellikle vertikal skar denilen “İ” şeklinde (lolipop) iz oluşturan ameliyat yeterli olmaktadır.
İleri derecede sarkma: Genellikle “İ” şeklinde iz bırakan vertical skar tekniği yeterli olmakla birlikte nadiren küçük bir ters T şeklinde iz bırakan yöntem kullanılabilir
Yalancı sarkma: Silikon meme implantı yeterli olabilir, bazen meme uç kısmına yakın periareolar bölgeden deriden çıkarılması gerekebilir
Sarkmanın derecesine bağlı olarak genel yada local anestezi ile ameliyat yaplılır.
Ameliyat süresi 2-3 saat kadardır.
Ameliyat sonrası
- Ameliyattan sonra 1 gün hastanede kalınır
- 2-3 günde bir defa pansuman yapılır
- 3-4 hafta süreyle ağırlık kaldırılmaması ve yorucu egzersizlerden kaçınılması gerekir
- Ortalama 1 haftada işe dönülebilir
Komplikasyonlar
- Kanama nadiren görülebilir
- Enfeksiyon % 1-2 oranındadır
- Derinin canlılığını yitirmesi nadiren görülebilir. Özellikle sigara kullanılması riski artırır.
- Meme uç kısımlarında duyu kaybı
- Asimetri
- Periareolar doku çıkarılması durumunda memede projeksiyon azalması görülebilir.
TEBS (Tercan external breast sizer) kullanımı
Meme küçültme ameliyatlarında meme küçültülmesi bazı ölçümler ve daha çok göz kararına göre yapılır. Memenin boyutlarının ameliyat esnasında belirlenmesi için özel bir yöntem bulunmamaktadır. Meme küçültme ameliyatlarında geliştirdiğimiz patentli Tercan External Breast Sizer kullanarak ameliyat sonrası asimetri gelişmesini önlenmektedir.
Memede boyut ölçme yöntemi
Meme boyutlarının belirlenmesinde sutyen ölçüm metodu yaygın olarak kullanılmaktadır. Normal ölçülerdeki memelerin büyüklükleri meme altı kıvrımından göğüs çevresinin ölçülmesi ile ortaya çıkar. Bu aslında göğüs çevresi ölçümüdür. Benzer şekilde meme ucundan geçecek şekilde ölçüm yapıldığında meme büyüklükleri ortaya çıkar.

Meme büyültmede bu iki ölçü arasındaki fark esas alınır. Bu farka “cup” denilmektedir. Genelde normal ölçülerdeki memeler B cup grubundadır. Bu memelerin göğüs çevresinden 6,5 ile 13 cm daha geniş olduğunu gösterir.
Genel olarak 150 ml lik bir silikon 1 cup boyut artışı sağlar. Yani A cup ölçüden B cupa, B cupdan C cupa geçiş sağlanır. 300 ml lik bir silikon ise yaklaşık 2 cup boyut artışına neden olacaktır.
Klasik olarak göğüs çevresi ile meme çevresi ölçümündeki farklar
- 6,5 cm den küçük ise A cup
- 6,5-13 cm arası ise B cup
- 14-19,5 cm arası ise C cup
- 19,5-26 cm arası ise D cup
- 26 dan büyük ise D cup olarak tanımlanır.
Meme altı çevresi
- 70 cm. ve altı 70
- 71-75 cm.arası 75
- 76-80 cm. arası 80
- 81-85 cm.arası 85
- 86-90 cm arası 90
- 91-95 cm.arası 95
- 96-100 cm. arası 100
IV-Silikonlar
Memeleri büyütmek için meme dokusu yada göğüs kası altına yerleştirilen özel olarak imal edilmiş materyaldir.

Esas olarak 2 tip implant vardır.
1.İçerisi serumla dolu olan silikon implantı
2.İçerisi jel ile dolu silikon implantı
İçerisi serum ile dolu olan implantlar ya doldurulmuş olarak kullanılırlar yada ameliyat esnasında serum doldurulurlar. Jel ile dolu olanlar ise önceden doldurulmuştur, ameliyat esnasında doldurulamazlar.
Dünyada silikon implantın durumu
Bu konuda en yakın ilgilenen kurumların başında Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi gelmektedir. Bu kurum halen 4 ayrı silikon implantın kullanımına izin vermiştir. Bunların başında Mentor ve Allergan firmalarının ürünleri gelmektedir.
- Meme implantlarının kullanım alanları
1-Meme büyütmede
2-Travma yada kanser gibi nedenlerle memenin olmaması durumlarında
3-Doğuştan meme dokusunun gelişmemesi durumunda
Meme implant kullanımında yaş sınırlaması var mı
18 yaşından itibaren kullanılabilir
Meme implantının riskleri nelerdir
1-Yeniden bir operasyon geçirme olasılığı
2-İmplantın çevresindeki dokuların sertleşmesi ile kapsüler kontraktür gelişmesi
3-Meme ucunda his değişiklikleri olması: Genellikle geçicidir ancak bazen kalıcı olabilir.
4-İmplantın delinmesi ile içeriğin implant dışına kaçması
Silikon ve emzirme
Anne sütünde silikon seviyeleri araştırılmış ancak silikonu olanlar ile silikon bulunmayanların sütlerinde silikon seviyesinde herhangi bir farklılık bulunamamıştır.
İmplant çevresindeki dokuda kalsiyum birikmesi
Mamografide implant etrafında kalsiyum birikimi görülebilir. Bu kanser gelişimi ile karıştırılabilir. Bunun ayrımının yapılması için daha ileri tetkikler gerekir.
Meme dokusunda ve göğüs kaslarında incelme
İmplantın göğüs dokusuna ve göğüs kasına baskısı bu dokuların incelmesine neden olabilir.
Bağ dokusu hastalığı
Az sayıda da olsa Romatoid artrit, Lupus ve skleroderma gibi bağ dokusu hastalıkları olan kişiler silikon implant operasyonları sonunda şikayetleri artabilir. Ancak bu konu tartışmalıdır.
Meme implantı ve kanser
Meme implantı kullanan bayanlarda kanser görülme oranları diğer bayanlardan daha fazla değildir.
Kapsül kontraksiyonu 5% oranında görülebilir.
Tedavi amaçlı ameliyatlardaki komplikasyonlar
- İmplantı çıkarılma oranı 4% -10%
- İmplantın sızdırma oranı 1%
- Enfeksiyon oranı 1%
- Ameliyat sonrası 3. yılda
- İmplantın kendi duvarında katlantı yapması -21%
- Meme ucunda his kaybı – 10%
- Kapsüler kontraksiyon oranı – 9%
- İmplant çıkarılması – 8% (% 37 boyut değişikliği, % 24 implantın delinmesi, % 18 kapsül kontraksiyonu, % 5 kendi üzerine katlantı yapması, % 4 asimetri, % 2 sarkma, % 1 kanser)
- Asimetri – 7%
- Meme ucunda aşırı duyarlılık – 5%
- Memede ağrı – 5%
- İmplantta sızıntı yada delinme – 3%
- İmplantın dışardan ele rahatça değmesi – 2%
- Enfeksiyon – 2%
- Memelerde sarkma – 2%
- Ameliyat izi – 2%
- Kanama – 2%
- Meme boyutlarında artış oranı- Hastaların % 96’sında memede en az 1 beden artışa neden olmuştur. Göğüs çevresi de ortalama 7,1 cm artış göstermiş.
İmplant ne kadar sure kullanılabilir
Üretici firmalar 10-15 yıllık bir kullanım süresi belirtmektedirler.
İmplantın delinmesi nasıl anlaşılır
Eğer serum içeren implant delinmiş ise belirgin bir hacim kaybı olur.
Ancak jel içeren implant delinmiş ise bunu anlaşılması kolay değildir. Bu durumdan süphelenildiğinde MR çekilir. Jel implant kullananların 2-3 yıl arayla MR çektirerek impantı control ettirmeleri uygun olur. İmplantın çevresinde sertlik ele gelmesi, implantın boyut ve şeklinde değişme, memede sertleşme, koltuk altında kitle ele gelmesi durumlarında implant delinmesi de düşünülmelidir.
Silikon içerisinde bulunan platinum sağlığa zararlı mı dır?
İmplantların üretimleri esnasında platinum metali kullanılmaktadır. Amerikan İlaç idaresi platinumun implantlarda oksidasyon oranını O olarak kabul etmektedir. Bunun zararı konusunda herhangi bir veri yoktur.